Kategoriler
Macworld

Yan ürünler artık hayal değil…

Dergimizi uzun yıllardır takip edenler bilirler… Kendi içeriğimizin yanında yurt dışı içeriğini de zaman zaman okuyucularımıza sunuyoruz. Türkiye’de bulunmamasına rağmen bir ürün hakkındaki bilgileri de dergide yazıyoruz. Elimizdeki kaynak Macworld Amerika baskısı… Amerika’daki editör arkadaşlarımız bizlerden daha şanslılar. Teknoloji konusundaki artıları tabii ki yaptıkları işe de yansıyor.

Biz de bu editör arkadaşlarımızın ellerine geçmiş olan, inceledikleri ürünleri dergimizde sizlerle paylaşıyoruz. Biliyoruz ki bu ürün Türkiye’ye oldukça uzun bir zaman sonra gelecek -ya da hiç gelmeyecek-, bizim okuyucumuz bu ürünü beğenirse Türkiye’ye gelirse çok geç sahip olabilecek. Ancak biz yine de bu ürünleri okuyucularımızla tanıştırmaktan geri kalmıyoruz. Türkiye’de olan biten, satılan ürünlerin yanında, yurt dışında da neler olduğunu öğrenmek onların en doğal hakkı.

Kategoriler
Macworld

Eski dostlar bir arada

Macworld Mayıs 2007“Kalbim vurulmuş mudur? / Çarpıp durmuş mudur?” diyor Nil Karaibrahimgil “Bu Mudur” isimli şarkısında…

Biz eski Mac’çiler de kullandığımız bilgisayara her zaman bir aşk duymuşuzdur. Onu her görüşümüzde kalbimiz bir farklı çarpmaya başlıyor. Şimdi gerçek bir Mac aşkının nasıl olduğunu dergi ekibiyle birlikte yaşadığımız şu olaydan aktarmak istiyorum:

Bir derginin satış gelirinin yanında bir de reklam gelirleri vardır. Reklamdan sorumlu arkadaşlar dergiye reklam alırlar ve bu reklamlar dergiyle, konuyla ilgili olur genellikle. Sektör dışından çok fazla reklamlar dergilerde yer almaz. Bundan 3-5 sene önce reklamcı arkadaşlar Mac ürünlerinin yanında PC ürünleri de satan bir firmadan dergiye reklam almışlar. Bu gayet normal bir durum. O firma, istediğini satmakta ve istediği ürününün reklamı yapmakta serbest. Firma reklam çalışmasında PC’ye ait ürünlerini biraz daha fazla kullanmış. Kullanmış diyorum çünkü biz bu durumun farkına dergi basıldıktan birkaç gün sonra varabildik.

Kategoriler
PC World

Yaza hazırlık

PC World Mayıs 2007Havalar yavaş yavaş ısınmaya başladı. Artık, kalın kışlık kazaklar yerini; ince, kısa kollu gömleklere bırakmaya başladı bile… Tüm bunların yanında bir yandan da kafada ince bir hesap dönüyor: Tatile ne zaman çıksam? Tatil zamanı ile tatilde nereye gidileceği kafada sürekli dönen sorular arasındadır. Evli ve çocuklu ailelerin hesaplarıyla, tek olanlar ve sevgilileri ile tatil yapacakların hesapları hep ayrıdır. Herkes kendi durumuna göre tatil zamanı ve yeri seçer. Tatilsiz olmaz diyenler hemen sezon açılışında, bütün kış boyunca yatıp, kötü bir okul dönemi sonunda bütünleme ile uğraşanlar ise maalesef yazın sonuna doğru anca tatil yaparlar.

Bir de bizim gibi kısa süreli tatil yapacak olanlar var. Aylık periyotta yayınlanan bir dergide çalışmanın en büyük dezavantajı, tatillerinizin kısa süreli olmasıdır. Genelde 3-5 günden fazla yapamayız. Hep parçalara böleriz. Aslında teorik olarak standart uzunlukta bir tatil yapmak mümkün, ancak dergi yönetimi ile başınız ciddi sıkıntıya girebilir. Bu türlü durumlarda bir mekan planlamak yerine farklı şekilde dinlenme yollarını tercih ederiz. Siz de bizler gibi uzun tatiller yapamayacaksanız, evde ya da yazlıkta yatarak tatil yapma yolunu tercih ediyorsanız size iyi haberlerimiz var. Öncelikle bu ay dergi içeriğine biraz daha farklı göz atmanızı öneriyoruz.

Bu Ayın Ne Özelliği Var?

Bu ay dergi içerisinde yer verdiğimiz iki konu evde ya da yazlıkta yatarak dinlenmek isteyenlere hitap ediyor. Donanım bölümünde yer alan ses sistemleri testi ile fare testi evde tatil hazırlıkları anlamında bir bütünlüğü sağlıyor. Aslında ses sistemleri ya da fare dediğime bakmayın. Onlar sizin tahmin ettiğiniz gibi sıradan bir ses sistemi ya da fare değiller. Mesela testimizde yer alan ses sistemleri, çevresel ses desteğini sonuna kadar sunan sistemler. Oyunlardan alacağınız keyfi daha da artıracak ya da yattığı yerden film veya heyecanlı dizileri izlerken alacağını keyfi çok daha artıracak olan bu ses sistemlerinden 22 tanesini bu ay PC World test merkezinde ağırladık. Pamir ve Levent bu ay, önceden de kendilerine ait olan “ofiste ikamet etme” rekorlarını kırarak bir ilke daha imza attılar. İki donanımcı, ses sistemlerini tek tek seslerini dinlediler. Gündüz mesai saatleri içerisinde bizlere resmen eziyet ettiler. Tabii bu durumdan en çok reklamcı arkadaşlarımızla müşteri hizmetlerinde görevleri arkadaşlar şikayetçi oldu. Sürekli telefon başında zamanları geçtiği için karşılarındaki kişiler onları bir gece kulübünde olduğunu düşünmüşlerdir mutlaka.

Ayın ikinci bombası ise oyun zamanı ders yapan ya da boş zamanlarında bile çalışan, oyun oynamayı sonuna kadar hak eden kişilere bizden bir bonus. Güzel ve kaliteli bir oyunu berbat etmenin en güzel yanı, bu oyunları olur olmaz farelerle oynamaktır. Yeni bir bilgisayar alırken paranın en fazla ve kallavi kısmı sürekli olarak, kasa içerideki donanımlara yatırılır. Fare gibi olmazsa olmaz ve sürekli kullanılan bir yardımcıya “aman… işte en ucuzundan olsun” denilir. Hal böyle olunca ve iş, oyun oynamaya gelince dan dan dan… sürekli bir yenilgi durumu. İşte bu durumda olan okurlarımıza da hizmette sınır tanımıyor ve oyuncu farelerle kendilerini tanıştırıyoruz. Oyunlardan alacağınız zevki maksimuma çıkaracak olan bu fareler ile oyunlara kendinizi bir kaptırırsanız inanın ki bir daha elinizden bırakamayacaksınız.

Tatil zamanında kendi imkanlarınızla eğlenmek durumunda iseniz 5.1 ses sistemleri ve oyun fareleri testlerimize iki kere göz atmanızı öneririm. Yaz öncesi çeşitli donanım parçaların yatırım yapacaksanız bu çevre birimleri öncelikli sıraya almanız, eylül ayı geldiğinde “boşuna bir yaz geçti” dememenizde yardımcı olacaktır.

Kategoriler
Yazılım

PDF izlemede yeni araç: Acrobat 8

Acrobat 8 logosuPDF (Portable Document Format / Taşınabilir Dosya Biçimi) dosyaları hayatımıza gireli oldukça fazla yer kaplar oldu. Geçen zamanla birlikte PDF formatında da değişiklikler söz konusu olmaya başladı. Hemen hemen her türlü platformlarda PDF görüntülemek artık sorunsuz bir hal aldı. PDF dosyalarını görüntülemek için birçok alternatif var. Acrobat Reader bunlarında en bilineni. Ancak bazı kullanıcılar PDF dosyalarını görüntülemek için Foxit Reader (www.foxitsoftware.com) kullanmaya başladı. Acrobat ise hızlı bir şekilde gelişmeye devam ediyordu.

Acrobat 6 ve sonrasında gelen 7. sürüm açılış ve kullanım bakımından oldukça hızlılardır. Foxit Reader çok daha hızlı olduğunu iddia ederek kendi kullanıcı kitlesini yarattı. Ben de yıllardır kullandığım Acrobat’a ihanet ederek (bir nevi kaza gelerek) kısa bir süre Foxit’i kullanmak eziyetini çektim. Eziyet diyorum çünkü hızlı olduğunu iddia eden Foxit hızlı değildi.

Kategoriler
PC World

Alternatifleri de unutmayın

Geçen ayın en bomba olayı; bir vatan millet sorunu gibi haberlere konu olan, birçok internet sitesinde yer alan forumların trafiğine ekstradan trafik katan video paylaşım sitesi YouTube’a ülkemizden erişimin yasaklanmasıydı. Hangi sebepten dolayı erişimin engellendiği herkes tarafından biliniyor. Bir yabancının Atatürk’e yaptığı bu çirkin davranışları biz de kınıyoruz. Ancak söylemek istediğim şey bu değil. YouTube’a erişim engellenince sanki yer yerinden oynadı. Birçok gazetenin internet sitesi olayı uzunca bir süre manşetlerinde tuttular. İşin komik tarafı; kapatılma olayı sonrasında yaşananlar… Bu video paylaşım sitesindeki videoları kendi sitesinde yayınlayarak prim yapan birçok site videolara erişimin mümkün olmadığını büyük bir pişkinlikle site ziyaretçilerine duyurdular. Kendileri, bu videoları yayınladıkları sayfalara türlü türü reklam almasını biliyorlar.

Ayrıca videoyu izleme sırasında sayfadaki reklamların görünme sayılarını artırmak için sayfayı otomatik olarak yenilemeyi akıl ediyorlar, ancak videoları kendi sunucularından çalıştırmayı bir türlü yapamıyorlar. Neden? Çünkü bu türlü bir video paylaşım sistemi kurmak oldukça pahalı da ondan. Ya da onlar o şekilde biliyorlar. Az biraz Flash bilen birisi çok değil 2-3 saat Google’dan “tutorial” araması yaparak kendine ait bir video paylaşım sitesini pekala kurabilir. Sonrasında sitenin trafiğine göre barındırma hizmeti aldığın yeri ona göre değiştirirsin. Bu iş bu kadar basit. Başkasının videolarını ya da içeriğini alıp kendi içeriğine katkı sağlamak için kullanmak oldukça ilginç bir durum. Orijinal site bir şekilde kapanınca vay anam vay feryatları…

YouTube’a erişimin engellenmesi birçok insanda da sıkıntı yarattı. Ofislerinde boş vakitlerinde (!) buradaki videoları izleyerek vakit geçiren yurdum insanı boş vakitlerinde de yapacak başka bir şey bulamadı bir türlü. Halbuki alternatifi o kadar çok ki… Dünya üzerinde video paylaşımı yapan siteleri sıralamaya kalksam bu tek sayfa dolar arka sayfalara kadar liste uzar gider. YouTube bu kadar popüler değilken biz değil miydik MetaCafe’den video izleyen. Neden kimse buralara yönelmedi. Çünkü unuttu. Aslında aynı videolar ya da birçoğu bu sitelerde de yer alıyor. Hatta Türkçe sitelerde de durum böyle. Video paylaşım sitelerinden kendi bilgisayarına kaydettiği herhangi birisinin yolladığı videoyu kendi ürünüymüş gibi başka sitelere yükleyerek prim yapanlar o kadar çok ki… Sonuç; “copy, paste” ile bilgi kirliliği gibi video kirliliği ortada kol geziyor.

YouTube yerine alternatiflere yönelmemeyi arama motoru olarak sürekli Google’ı kullanmaya benzetebiliriz. Bu türlü alışkanlık aslında “bilgiye ulaşma” anlamında yanlış bir yol. Eğer bir konu hakkında ciddi bir araştırma yapıyorsanız diğer alternatifleri de mutlaka değerlendirmeli, denemelisiniz. Uluslararası sitelerde yöneticilik yapan arkadaşlarımdan edindiğim bilgiye göre sitelerinin istatistiklerinde; arama motorundan gelen sonuçlarında; evet, Google birinciydi, ancak diğer arama motorlarının (Yahoo, Lycos gibi…) sonuçları hiç de yabana atılacak gibi değil. Arama motoru tutarlılığı için alternatiflere de mutlaka göz atmak gerekiyor.

Arama motoru, video paylaşımı değil, eş zamanlı sohbet programları web tarayıcı, ofis uygulamaları, resim gösterici gibi uygulamalarda da alışkanlıkları bozup alternatiflere bir göz atmak faydalıdır.

Bu ay sizlere hemen hemen herkesin en büyük sorunu haline gelen spam konusuyla nasıl baş etmeniz gerektiğinin çözüm yollarını anlatıyoruz.  Daron, spam’cilerin kabusları olan engelleme yollarını ve spam’cilerin nasıl çalıştığını çok fazla teknik detaya girmeden kaleme aldı. Anlatılan yöntemleri uygulayarak siz de bu sorundan tam olarak kurtulamasanız da bir spam postayı engelleyerek temiz bir inbox’a giden yolda etkili bir adım atmış olursunuz.

Levent bu ay çok gezdi. Ofis işlerinden çok dış görev diye tanımladığımız bir konu için bilgisayar mağazalarını bir ajan gibi editör kimliğini saklayarak gezdi. Normal bir vatandaş gibi önceden belirlenen soruları ve konuları bu mağazalarda çalışan personele yöneltti ve bir ortalama saptadı. “Bilgisayar Mağazalarının Yarışı”nı ilerleyen sayfalarda keyifle okuyacaksınız.

Pamir ise ayın en karizmatik ismiydi. Göbeği üzerinde durabilen notebook’ları test etmek bu ayki asil göreviydi. 12 inç ekrana sahip bir dizüstü sizin de hayalinizse bu testimiz ilginizi çekecektir.

İnternet üzerinde birçok sitenin alternatifi varken elinizde tuttuğunuz bu derginin inanın bir başka alternatifi yok. İnternet siteleri için bu alternatifleri iyi değerlendireceğinizi umuyoruz.

Kategoriler
Macworld

İştah kabartan yeni özellikler ve 10 kat daha hızlı bir CS

Elinizde tuttuğunuz bu sayı hazırlanırken yani geçen ay bilişim dünyasında birçok olay oldu. Bu olayların en çok ses getireni YouTube’a Türkiye’den erişimin mahkeme kararıyla engellenmesiydi. Ayın sonlarına doğru ise Adobe’nin atağı ve yeni sürüm programları konuşulmaya başlandı. Photoshop, Illustrator, InDesign, Acrobat gibi yazılımlar Creative Suite 3 adı altında yeni özellikleri ve güzellikleriyle kullanıcılarını beklemeye başlamak için görücüye çıktılar. Yeni özellikler dedikodu sitelerinde yer almaya başladıktan itibaren, gerek forumlarda gerekse de kullanıcı grupları arasında programa sahip olmak için bekleyen ve ekmeğini bu programların sonuna kadar hakkını vererek çıkaran kişilerin iştahını kabartmaya başladı. Programların yeni özellikleri ve geniş bilgilerini ilerleyen sayılarımızda bulabileceğinizin müjdesini şimdiden verelim. Dergimiz yayına hazırlandığı sırada henüz bir netlik kazanmadığı için detaylı bilgileri bu sayımızda bulamayacaksınız.

Kategoriler
PC World

Vista, kullanıcıları sınıflandırılabilir mi?

Ocak ayının 30’u, bir kısım bilgisayar kullanıcısı için milat sayılabilir. Uzun süren bir bekleyişin ardından nihayet istediklerine kavuşan insanlar kendilerini şanslı olarak görüyorlar.

Bildiğiniz gibi geçen ayın başında Vista’nın satışa çıkması ile yıllardır bekleyen birçok kullanıcı Vista kullanmak ve Vista’nın keyfini çıkarmak için kullandıkları işletim sistemlerini hemen terfi ettirdiler. Bir kısım kullanıcı ise hiçbir düzenlerini bozmadan sanki yeni bir şey olmamış gibi hayatlarına rutin bir şekilde devam ederek bilgisayarlarını XP üzerinde koşturmaya devam ettiler. Bizim Niso da bu şekilde düşünenlerden… İlerleyen sayfalardaki makalesinde de bahsettiği gibi “Yeni bir işletim sistemine geçmenin altın kuralı, ilk servis paketi çıkana kadar beklemektir.” ifadesi Niso gibi düşünen kullanıcıların ortak sloganı olmuş durumda…

Genel olarak Niso ve onun gibi düşünenlerle aynı fikirdeyim diyebilirim ancak Vista için bu kural ne kadar geçerli onu tartışmak gerekiyor. Windows XP özellikle ikinci hizmet paketinden sonra oldukça “stabil” bir konuma geldiğini düşünüyorum. Lisanslı bir şekilde XP kullananlar güncellemelerini periyodik olarak yaptıkları için bir sıkıntıları yok. Ancak XP’leri korsan olanlar tabii ki her şekilde şikayetçi olacak; kurtçuk, böcek, örümcek gibi şeylerle sürekli olarak boğuşacaklar.

Microsoft stabil XP’de yakaladığı “güveni” Vista’da sürdürecektir diye tahmin ediyorum. İnternetteki kullanıcı forumlarındaki tartışmalardan da takip ettiğim kadarıyla yalnız değilmişim. Benim gibi düşünen insanlar olduğu gibi Niso gibi düşünenler, önceki deneyimlerinden edindikleri tecrübelere göre şimdilik terfi etmeyi düşünmüyorlar.

PC World Online’da da bu konuda bir anket yaptık. Anket sonucunda “Henüz erken olduğunu düşünüyorum” ile “Pahalı olduğu için ilgilenmiyorum” seçenekleri en fazla oyu almış durumda. Genel olarak PC World Online ziyaretçileri de şimdilik Vista terfisi düşünmüyor diyebiliriz.

Sonuçta er ya da geç Vista kullanacağız. Kimi teknoloji yazarlarına göre kullanımı zor olsa da bence Vista’ya terfi etmek için daha fazla beklemeye gerek yok. İsimleri değişmiş olsa da her şey XP’ye benzer tarza konumlandırılmış. 15 dakika gibi bir sürede yeni yerlerine alışılıyor.

Bu ayki dergiden ilginizi çekeceğini düşündüğüm konuların başında Vista ve Crack konusundan sonra, Levent’in hazırladığı projeksiyon testine mutlaka göz atmanızı öneriyorum. Vista ve Crack konusunda köşemde bahsetmek istemiyorum; sürprizi bozulmasın. Ancak sinema perdesinde film izlemek herkesin hayali. Levent geçen ay boyunca her projeksiyon cihazını Test Merkezi’nde tek tek kurarak test adına çeşitli aktivitelerde bulundu. Her ne kadar kendisi bu duruma iş dese de görünen durum öyle değildi. Çünkü herkes harıl harıl çalışırken o sürekli Lost, Prison Break ve Supernatural dizileri hakkında kritikler yapıyordu. Ofis halkı evlerine giderken; Levent, işim var diyerek ofiste kalmasını test işlemi bitince anladık. Projeksiyon cihazları ile bu kadar haşır neşir olunca tadından yenmeyecek bir testi ortaya çıktı. Ofis ve şirket çalışanlarından evlerine bu cihazlardan almak isteyenler bile oldu.

Ayrıca son olarak bu ay yeni başlattığımız abonelik kampanyamızı hatırlatmak istiyorum. USB bellek herkesin ihtiyacı. Bir zamanlar 32 ya da 64 MB kapasiteye sahip olanları kullanırken şimdiler GB sınırı aşılıyor. Biz de dergimize bir yıllık abone olan okuyucularımıza hiçbir fiyat artışı yapmadan 12 sayı dergi fiyatına aboneliğin yanında 1 GB kapasiteli USB bellek hediye ediyoruz. Eğer sizin de her cebe sığacak, depolama alanı büyük bir yedekleme birimine ihtiyacınız varsa bu fırsatı kaçırmamanızı öneririm.

Kategoriler
Macworld

O kadar şanslıyız ki; teşekkürler Apple

Bilgisayarlarını sadece iş için kullanan Mac kullanıcılarına bir iki haber vermek istiyorum. İşlerinden başını kaldıramayacak olan Mac tutkunlarını, bilgisayar dünyasında neler olduğu konusunda bilgilendirmek bizim asli görevlerimiz arasında yer alıyor. Bir Mac’e sahip olan ya da Mac’e meraklı olan kullanıcılar zaten gelişmeleri ve yenilikleri dergimiz aracılığıyla takip ediyorlar. Bilgisayar dünyasının ya da PC dünyasının gündeminde şu sıralar yeni bir işletim sisteminden söz ediyor. Microsoft’un uzun zamandır üzerinde çalıştığı ve milyarlarca dolara mal olan bu işletim sisteminin meraklısı olduğu kadar uzak duran kullanıcıları da yok değil.

IT sektörünün önde gelen birçok ismi bu yeni işletim sistemi ile ilgili ilk görüşlerini uzun zamandır bildiriyorlar. Gelinen noktada bilgisayar dünyası ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf “Vista’ya hemen geçin” derken diğer kesim ise; “oturmuş bir sistem var (XP), biraz bekle ondan sonra terfi et” diyor.

Kategoriler
PC World

Oyun oynayamıyor musunuz?

Bu dergiyi şu anda elinizde tuttuğunuza göre; büyük bir ihtimalle bir bilgisayar sahibisinizdir. Ya da yeni bir bilgisayar sahibi adayı da olabilirsiniz. Hangi durumda olursanız olun, sahip olduğunuz ya da sahip olacağınız bilgisayarda büyük bir ihtimalle oyun da oynayacaksınız. Ancak genelde bilgisayar alınırken o zamanın teknolojisi ya da o zamanki bütçeye göre yatırım yapıldığı için bazı donanım bileşenlerinden ödün verilebiliyor. Hal böyle olunca ilerleyen zamana ve gelişen teknolojiye ayak uydurmakta genellikle zorlanıldığı tecrübelerimizle sabit.

Şu anda bilgisayar sahibi ya da bir yenisini almak üzere olan okurlarımıza, grafik kartları konusunda tüm deneyimlerimizi aktararak piyasada yer alan tam 66 adet grafik kartını, PC World Test Merkezinde geçtiğimiz ay misafir ettik. Misafir olanlar sadece grafik kartları değildi tabii ki… Pamir ve Levent de grafik kartlarıyla birlikte Test Merkezimizde kamp kurdular. Kendilerine verdikleri söz (buna inatlaşma da denebilir) neticesinde testi bitirmeden ofisten dışarı çıkmayacaklarını söyleseler de uzun bir zaman aynı evde yaşayan BBG yarışmacıları gibi oldular. Ekibin diğer üyelerinin sabahları getirdikleri poğaça ve simit takviyesi ise testin sonuçlanmasında oldukça büyük bir rol oynadı desek yalan olmaz.

Geceli gündüzlü bu çalışmanın sonuçlarını ilerleyen sayfalarda görebilirsiniz: Bilgisayarınızda grafik kartının sınırlarını sonuna kadar zorlayacak işlerde kullanmak üzere (mesela oyunlar, CAD/CAM uygulamaları ya da video işleme gibi), olmazsa olmaz ve paraya kıyıp alınacak grafik kartını seçmenize yardımcı olacak çok değerli bilgiler bulacaksınız. Testin sonunda yer alan tablo ise kartları birbiriyle karşılaştırmanızda yardımcı olacaktır. Ayrıca bu ayki DVD’miz içerisinde yer alan, editörlerimizin de test aşamasında kullandığı programlardan birisi olan 3D Mark test programını bulabilirsiniz. Bu yazılımı kullanarak siz de kendi grafik kartınızı test edebilir, aldığınız puanı dosya konumuzda yer alan diğer kartlar ile kolayca karşılaştırarak kıyaslayabilirsiniz.

Malum olunduğu üzere bu ayın 14. günü “Sevgililer Günü”. Eğer bir sevgiliniz varsa sorun yok. O güne kadar aranızda bir sorun çıkmaz bir ayrılık yaşanmazsa birlikte mutlu bir gün ya da gece geçirebilirsiniz. Tabii bir de madalyonun diğer tarafı var. Ya bir sevgiliniz yoksa… Derginiz PC World bu durumla daha fazla ilgilenerek neredeyse göbekten bağlı kaldığımız interneti kullanarak bir sevgilinin nasıl edinilebileceği üzerinde durdu. Arkadaşlık siteleri hakkında Kıvanç’ın hazırladığı makaleyi, sadece sevgili değil, bir arkadaş ya da dost arayanların da ilgiyle okuyacağını düşünüyorum.

HDTV’leri bilgisayar marketlerde, beyaz eşya satan mağazalarda mutlaka görüyorsunuzdur. CES 2007’den gelen izlenimlerin de desteklediği ve tahminlere göre bu yıl HDTV’ler geçen yıla göre çok daha revaçta olacak. Biz de HD konusunda kafalardaki soruları silmek için böyle bir dosya konusu hazırladık. HD yayınların yanında HD ses ve bilgisayardan HD yayınların nasıl izleneceğini de bu yazımız içerisinde bulabilirsiniz. Uydular işin içine girince uydudan download konusunu da size bonus bir dosya konusu olarak sunuyoruz. Bir dijital TV kartına sahipseniz neden uydulardan yapılan download’lardan siz de nasiplenmiyorsunuz?

Son olarak Office 2007 ile ilgili inceleme tarzındaki dosya konumuzdan esinlenerek yazdıklarımızı denemek isteyeceğinizi düşünerek bu ayki DVD’miz içerisinde sizlere 60 günlük kullanımın imkanı sağlayan Office 2007 Professional’ı sunuyoruz. Konu hakkında detayları ise Office 2007 dosya konumuz içerisinde bulabilirsiniz.

Kategoriler
Macworld

Ve nihayet beklenen oldu…

Mac severler ve Mac kullanıcıları… Kendinizi nasıl tanımlarsanız tanımlayın bir şekilde Mac’e bulaşmış, ona gönül vermiş insanlardansınız demektir. Mac kullanıcıları halihazırda bir Mac’e sahip olup ekmeğini ya da bilgisayar kullanmanın keyfini bu cihazdan çıkaran insanlar. Mac severler ise henüz bir Mac ya da Apple ürününe sahip olmayıp Apple’ın yaptıklarını takip eden teknoloji meraklılarından oluşuyor.

Kendinizi hangi kategoriye koyarsanız koyun, teknoloji dünyasında yaşanan geçen ayki hareketliliği mutlaka duymuş ya da görmüşsünüzdür. ABD’de iki büyük organizasyon geçen ay çok ön plandaydı. Teknoloji haberleri sağlayan portal’lar bu organizasyonlarda duyurulan yeni ürünleri okuyucularına herkesten önce duyurmak için canla başla çalıştılar. ABD’deki iki fuardan ilki CES (Consumer Electronics Show / Tüketici Elektroniği Fuarı) bir diğeri ise uzunca zamandır beklediğimiz Macworld Expo idi. Teknoloji meraklıları bir yandan CES’te duyurulan yeni ürünleri takip ederken Mac kullanıcılarının ve Mac severlerin de bir gözü Macworld Expo’daydı.